Está en la página 1de 6

ATC / DDD METODOLOJİSİ ve KULLANIM ALANLARI

C. Kemal BUHARALIOĞLU (*), Ahmet AYDIN (**)


(*) Mersin Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Farmakoloji ABD, ckemalb@yahoo.com
(**) GATA Eczacılık Bilimleri Merkezi, aaydin@gata.edu.tr

GİRİŞ
İlaç kullanım çalışmaları, ilaçların toplumda pazarlanması, dağıtımı, reçetelenmesi ve
kişi tarafından kullanılması sırasında ortaya çıkan tıbbi, toplumsal ve ekonomik
sonuçların incelenmesini içerir. İlaç kullanımını ölçmek için hem bir sınıflandırma
sistemine, hem de bir ölçü birimine ihtiyaç duyulmaktadır. ATC (anatomical
therapeutic and chemical) ilaç indeksi, ilaçları sınıflandırarak bir ilaç listesi oluşturma
metodolojisidir. DDD ise tanımlanmış günlük doz (defined daily dose) anlamına
gelmektedir ve ilaç tüketim verileri için istatistiksel bir ölçü birimidir.

ATC/DDD metodolojisi ilaç kullanımı araştırmalarında bir araç olarak


tasarlanmıştır. Diğer bir ifadeyle, ilaç kullanımına ait standart bir veri tabanı oluşturulup
ilaç tüketiminin tek bir sistemle değerlendirilmesi amacını taşımaktadır. Bu şekilde
ortaya çıkan veriler istatistiksel ve farmakoekonomik değerlendirmeler açısından
önemlidir. Güvenilir ve sürdürülen ilaç istatistikleri aynı zamanda ulusal ilaç politikası
oluşturmak için bir araçtır. Bazı ülkeler klinik denemeler ve ilaç güvenliliği
çalışmalarında ATC sınıflandırmasını kullanmaktadır.

ATC SİSTEMİ
ATC sınıflandırma sisteminde, ilaçlar sırasıyla etki gösterdikleri organ ya da sistemlere
(Tablo A), terapötik, farmakolojik ve kimyasal özelliklerine göre basamaklı olarak
sınıflandırılmıştır. Bu şekilde ortaya çıkan ve harf ve rakamlardan oluşan kodlar beş
farklı basamağı yansıtmaktadır (Tablo B).

Tablo A. ATC sistemindeki başlıca 14 anatomik bölge


A Sindirim Sistemi ve Metabolizma (Alimentary tract and metabolism)
B Kan ve Kan Oluşturan Organlar (Blood and blood forming organs)
C Kardiyovasküler Sistem (Cardiovascular system)
D Dermatolojikler (Dermatologicals)
G Genitoüriner Sistem ve Seks Hormonları (Genito urinary system and sex hormones)
H Sistemik Hormonal Preparatlar, Seks Hormonları ve İnsülin hariç (Systemic hormonal
preparations, excl. sex hormones and insulins)
I Sistemik Kullanılan Antiinfektifler (Antiinfectives for systemic use)
L Antineoplastik ve İmmunomodülatör Ajanlar (Antineoplastic and immunomodulating
agents)
M Kas-İskelet Sistemi (Musculo-skeletal system)
N Sinir Sistemi (Nervous system)
O Antiparazitik Ürünler, İnsektisitler, Repellantlar (Antiparasitic products, insecticides and
repellents)
R Solunum Sistemi (Respiratory system)
S Duyu Organları (Sensory organs)
V Diğer (Various)

1. seviyede ilaçlar 14 anatomik gruba (Tablo A), 2. seviyede farmakolojik/terapötik alt


gruplara, 3. ve 4. seviyelerde kimyasal/farmakolojik/terapötik alt gruplara ve 5.
seviyede ise kimyasal bileşik grubuna ayrılmıştır. Yukarıdaki tabloda görüldüğü gibi bu
sınıflandırma sisteminde kullanılan harfler genelde ilacın etki gösterdiği anatomik
bölgenin başharfidir. Örneğin A harfi İngilizce’de “sindirim kanalı ve metabolizma
anlamına gelen” “alimentary tract and metabolism”’in baş harfidir. ATC kodlarının
yapısının nasıl oluşturulduğu aşağıda metformine ait örnekle açıklanmıştır.

Tablo B. ATC Sınıflandırma Sisteminin Basamaklı (Hiyerarşiyel) Yapısı.

A Sindirim kanalı ve metabolizma (1. seviye, anatomik ana grup)


A10 Diyabette kullanılan ilaçlar (2. seviye, terapötik alt grup)
A10B Oral kullanılan kan şekerini düşüren ilaçlar (3. seviye, farmakolojik alt grup)
A10BA Biguanitler (4. seviye, kimyasal alt grup)
A10BA02 Metformin (5. seviye, kimyasal bileşik)

Bu örnekten anlaşılacağı gibi, ATC sınıflandırma sistemine göre tek başına metformin
içeren tüm müstahzarlara A10BA02 kodu verilmektedir. Burada dikkat edilmesi
gereken nokta anatomik, terapötik ve farmakolojik seviyelerin her zaman birbirinden
net çizgilerle ayrılmadığıdır. Yani, bazı ATC basamakları hem kimyasal, hem de
farmakolojik gruplara bölünmüştür. Bu nedenle, ATC sınıflandırma sisteminin 4.
seviyesindeki bileşikler farmakoterapötik olarak eşdeğer kabul edilemezler, çünkü etki
mekanizmaları, terapötik etkileri, ilaç etkileşimi ve advers etki profilleri farklı olabilir.

Bu sınıflandırma sisteminde her maddeye ana endikasyonuna göre özgün bir kod verilir.
Ancak, açık bir şekilde farklı terapötik kullanımı (asetilsalisilik asit gibi) olan iki ya da
daha fazla yitilikte ya da formülasyonda olan müstahzarlar için birden fazla ATC kodu
verilebilir (Tablo C).

Tablo C. Farklı asetilsalisilik asit preparatlarının ATC kodları


A01AD05 Ağız içi uygulanan preparatlar
B01AC06 Antitrombotik ajanlar
N02BA01 Analjezikler

DDD
DDD tanım olarak, bir ilacın yetişkinlerde başlıca endikasyonunda tahmin edilen
ortalama günlük sürdürme dozudur. Sadece ATC kodu olan ilaçların DDD değeri
olabilir. Piyasadaki ilaçlar farklı formülasyonlar, yitilikler, paket büyüklüklerinde
olabilirler. Bu durum, ilaç tüketiminin tedavi olan hasta sayısını gösterecek şekilde
ölçülmesini zorlaştırır. Bunun nedeni ilaçların etki güçlerinin (potenslerinin) birbirinden
çok farklı olabilmesidir. DDD’nin önemi yukarıdaki faktörlerden bağımsız sabit bir
ölçüm birimi olmasıdır. DDD’nin geliştirilme nedeni sadece stabil ilaç tüketim ölçü
birimi ortaya çıkararak, terapötik gruplar içinde ve arasında ilaç kullanımındaki
eğilimleri (trend) izlemek ve karşılaştırmaktır. Örneğin 10.000 kutu 100 mg doksisiklin
(DDD= 0.1 g O, P) ile 20.000 kutu 250 mg amoksisilin (DDD=1 g O, P)
karşılaştırıldığında kutu bazında amoksisilin, DDD bazında ise doksisilinin daha fazla
kullanıldığı ortaya çıkar. Ancak, DDD tavsiye edilen ya da reçetelenen günlük dozu
(prescribed daily dose) yansıtmak zorunda değildir, sadece ilaç tüketimine ait bir
veridir. Hastaların bireysel olarak dozları, DDD’den farklıdır ve hastalar için seçilen
dozlar farmakokinetik değerlendirmelere dayanmak zorundadır.

Bir etken maddenin başlıca endikasyonu için DDD’sini bilmek sadece istatistiksel
açıdan değil, ilaç ihtiyacının belirlenmesinde de önemlidir. Tüketim üniteleri DDD’ye
çevrildiğinde ilaç tüketimi kestirilebilir, eğilim yapılabilir ve tedavi maliyeti
kestirilebilir. Diğer taraftan DDD, terapötik eşdeğer dozları yansıtmadığı için geri
ödeme ve fiyatlandırma kararlarında ilaç karşılaştırması yapmak için uygun değildir.

Topikal preparatlar, serumlar, aşılar, antineoplastik ajanlar, alerjen ekstreleri, lokal ve


genel anestezikler ve radyokontrast maddeler için DDD verisi yoktur. İlaç
istatistiklerinde bu maddeler gram olarak veya içerdikleri etken madde miktarı olarak
ifade edilirler.

İlaç tüketim verileri DDD/1000 kişi/gün (günde 1000 kişi başına düşen DDD) ya da
hastane içi kullanım sözkonusu ise DDD/100 yatak günü/süre (dolu olan yüz yatak-gün
başına DDD) cinsinden ifade edilir. Örneğin; 10 DDD/1000 kişi/gün ifadesi,
popülasyonun ortalama %1’nin belirli bir tedaviyi günlük olarak aldığını gösterir. Eğer
bir ilaç kombinasyon içindeyse veya pediyatrik kullanımı sözkonusu ise, DDD
yetişkinlerde kullanılan dozu yansıttığı için o ilacın gerçek kullanımını ortaya koymak
zorlaşmaktadır.

ATC/DDD METODOLOJİSİNİN KULLANIM VE YANLIŞ KULLANIM


ALANLARI
1. İlaç Kullanım İstatistiklerinin Oluşturulması
Bu metodolojinin başlıca kullanım alanı ilaç kullanım istatistikleri oluşturmaktır. İlaç
kullanım istatistikleri ile ilaçların ya da terapötik grupların olası aşırı kullanım,
gereğinden az kullanım ya da yanlış kullanımlarını ortaya çıkarabilir. Örneğin, bu
çalışmalar sonucunda beta-blokörler, diüretikler ve aspirin gibi ilaçların bazı ülkelerde
gereğinden az kullanıldığı ortaya konulmuştur. Burada dikkat edilmesi gerekli nokta
ATC kodları ve DDD’lerde değişimler olabileceğidir. Bu yüzden, ilaç kullanım
çalışmalarında hangi ATC indeks sürümünün kullanıldığına dikkat edilmelidir. Bu
durum özellikle zaman içinde ilaç tüketiminin karşılaştırılması ve uluslararası
karşılaştırmalar yapılırken önem kazanmaktadır. Elde edilen bu veriler, özgül eğitim
çalışmalarını (ilaç bültenleri, bilimsel dergilerde makaleler, hekimlere mektuplar gibi)
başlatmak için kullanılabilir. Aynı şekilde, ilaç kullanımındaki uzun dönem eğilimleri
ortaya koyabilir ve yasal düzenlemelerin (reçeteli bir ilacın tezgah üstü statüsüne
geçirilmesi, ilaç prospektüsüne uyarı konulması gibi) ilaç kullanımı üzerine etkisi
belirlenebilir.

ATC sistemi kullanıldığında ilaç grupları standardize edildiği için farklı seviyelerde
karşılaştırmalı analiz yapılabilir. Standart ölçüm ünitesi (DDD/1000 kişi/gün)
kullanarak belirli bir ilaçla tedavi olmuş popülasyon oranı hesaplanabilir. Bu istatistikler
farklı seviyelerde ilaç kullanım istatistiklerinin (lokal ve ulusal satış verileri, kapsamlı
ya da örneklemi alınmış ilaç dağıtım verisi) toplanmasında da kullanılabilir. Bazı
uluslararası ilaç kataloglarına (Index Nominum gibi) ve çeşitli ulusal ilaç kataloglarına
ATC kodları dahil edilmektedir.

ATC/DDD metodolojisinin geliştirilme amacı ilaç kullanım çalışmaları olduğu için geri
ödeme, fiyatlandırma ve kullanılacak ilaca karar vermede kılavuz olarak kullanmak
doğru değildir. Bir bileşiğin ATC listesinde yer alması kullanımının tavsiye edilmesi
anlamına gelmediği gibi, etkililiği (efikasisi) ya da diğer ilaç ve ilaç grupları içindeki
göreli etkililiği hakkında bir kararı da yansıtmaz. Bu nedenle, ilaçların pazarlama
çalışmalarında ATC sınıflandırılmasına atıf yapılamaz.
2. İlaç Güvenliliği Değerlendirilmesi
İsviçre’deki Uppsala Dünya Sağlık Örgütü (D.S.Ö.) Uluslararası İlaç Moniterizasyonu
için İşbirliği Merkezi, ulusal farmakovijilans merkezlerinden advers etkilere ait spontan
bildirimler almaktadır. Bu programa Ekim 2003 itibariyle aralarında Türkiye’nin de
bulunduğu 72 ülke kayıtlıdır. Farmakovijilans aktivitelerinde önemli verilerden birisi
de advers etki bildirimi alınan ilacın kullanım miktarıdır. DDD/1000 kişi/gün ifadesi
toplumun ilaca maruz kalma derecesini de yansıttığı için bu birim, şüphelenilen advers
etkilerin oranını belirlerken payda olarak kullanılabilir. Daha açık bir ifadeyle, advers
etki frekansının pay, DDD/1000 kişi/gün’ün (ilaç kullanım birimi) payda olarak
kullanılmasıyla advers etkinin ilacı kullanan popülasyonda görülme sıklığına ait bir veri
elde edilmiş olur. Burada dikkat edilmesi gerekli nokta ilaçlar arasındaki
karşılaştırmalar için reçetelenmiş günlük doz ile valide edilmesinin gerekli olduğudur.
Sonuç olarak, bu metodoloji ilaç güvenliliği araştırmalarında, advers etkilerin oranını
hesaplamak için payda verisi elde edilmesinde kullanılabilir.

3. İlaç Maliyeti, Fiyatlandırma ve Maliyet Sınırlaması


İlaç kullanım verileri sağlık hizmetlerinin kalitesinin artırılmasında önemli bir role
sahiptir. Ayrıca, ilaçların fiyatlandırılması, maliyeti ve kullanımı ile ilgili yasal
düzenlemelerde de iyi bir başvuru kaynağıdır. İlaç maliyetlerindeki eğilimlerin
izlenmesi ve karşılaştırılmasında ATC ve DDD metodolojileri yardımcı olabilir, ancak
dikkatle kullanılmalıdır. Detaylı geri ödeme, terapötik grup referans fiyatlandırılması ve
diğer özgül fiyatlandırma kararlarının bu metodolojilere göre yapılması ise sistemin
yanlış kullanımıdır.

DDD ilaç kullanımına ait teknik bir ölçü birimidir ve farklı ilaçların terapötik eşdeğer
dozlarını yansıtmak üzere geliştirilmemiştir. Bu açıdan bakıldığında ATC kategorisi
içerisinde tüm ürünler için benzer tedavi sonuçlarını oluşturacak günlük dozları temsil
edemez. Özellikle fiyatlandırma kararları için gereken netlikte ilaçların terapötik
eşdeğerliğini ortaya çıkarmak oldukça zordur. Bunun yanı sıra DDD, aynı ilacın iki
formülasyonunun maliyetini karşılaştırmakta dikkatle kullanılabilir. Ancak bu ölçü
birimini farklı ilaçların ya da ilaç gruplarının maliyetini karşılaştırmak amacıyla
kullanmak her zaman doğru değildir. ATC / DDD verilerini yorumlarken tavsiye edilen
dozun bir endikasyondan diğerine (antipsikotikler), ciddi ve hafif hastalıklarda
(antibiyotikler) değiştiği için farklı olduğu unutulmamalıdır. Reçetelenen günlük doz bir
popülasyondan diğerine de (cinsiyet, yaş, etnik ya da coğrafi bölge) değişebilir.

BU METODOLOJİYİ KİMLER KULLANIYOR?


D.S.Ö. tarafından 1996 yılından itibaren bu metodoloji uluslararası ilaç kullanım
çalışmaları için tavsiye edilmektedir. D.S.Ö. İlaç İstatistik Metodolojisi için İşbirliği
Merkezi günümüzde küresel koordinasyondan sorumludur. Bu merkezin çatısı altında
bulunan Uluslararası Çalışma Grubunda aşağıdaki ülkeler temsil edilmektedir:
Avustralya, Japonya, Hindistan, Pakistan, Fas, Gana, Zimbabve, A.B.D., Arjantin,
Hollanda ve İsveç. Ancak, A.B.D., İngiltere ve Fransa gibi büyük ülkelerin pratikte bu
sistemi kullanmaması, metodolojinin Dünya çapında kullanımını engellemektedir.
D.S.Ö. Advers İlaç Reaksiyonu İzleme Merkezi (Uppsala İzleme Merkezi) de bu sistemi
kullanmaktadır. Yakın geçmişte sistemin daha geniş ölçekte kullanımını desteklemek
için D.S.Ö. Esansiyel İlaç Listesinin ATC sınıflandırmasıyla yapılandırılmasına karar
verilmiştir.

Bu metodolojiye ait sınıflandırma ve kılavuzların 80’den fazla ülkeye satıldığı bilinse


de her ülkenin bu metodolojiyi ne yoğunlukta ve hangi amaçla kullandığı
bilinmemektedir. Bazı ülkelerde satış istatistikleri için kullanılırken, diğerlerinde tıbbi
ürünlerin listelenmesi için kullanılmaktadır. Bazı durumlarda ise uygun olmayan bir
şekilde bu sistem fiyatlandırma amacı için kullanılmaktadır. İskandinavya ve Doğu
Avrupa ülkeleri ATC’yi ulusal ilaç sınıflandırma sistemi (üreticiler, ecza depoları,
eczaneler, idari otoriteler) olarak kullanmaktadır. Diğer taraftan A.B. ülkelerinde
ATC/DDD metodolojisi kullanılarak yapılan ilaç kullanım çalışmaları, ilaç kullanımının
klinik, ekonomik ve toplumsal sonuçlarını izlemek, ilaç politikasında yapılacak
değişiklikleri planlamak üzere yapılan ilaç yoklamalarının bir parçasını oluşturmaktadır.

ATC’nin daha az detaylı versiyonu Avrupa Farmasötik Pazar Ararştırma Birliği


(EPhMRA; European Pharmaceutical Marketing Research Association) tarafından
kullanılmaktadır. EPhMRA sistemini ilaç endüstrisi için tüm Dünya’da pazarlama
araştırma istatistikleri yapan IMS (International Medical Statistics)’de kullanmaktadır.
Günümüzde bu iki ilaç sınıflandırma sisteminin harmonizasyonu sağlanmaya
çalışılmaktadır. Bu harmonizasyon girişimin önemi EPhMRA’nında ATC kısaltmasını
kulladığı ve bunun karışıklığa yol açtığı düşünülürse daha iyi anlaşılabilir.

NATO da ATC/DDD sistemini benimsemiştir. Türkiye yasal olarak ATC listesini


kullanmasa da NATO üyesi olması dolayısıyla ilaçlarına ATC kodlarını vermiştir.

ÜLKEMİZDEKİ KULLANIM ALANI


ATC/DDD metodolojisi ülkemizde ilaç kullanım çalışmalarından daha çok, ilaçların
sınıflandırılması amacıyla kullanılmaktadır. Örneğin, İhale Bilgi Sisteminde, ilaç
ihaleleri ile ilgili sonuçlar girilirken ilaç isimleri merkezi veri tabanında mevcut olan ve
ATC kodlarının da bulunduğu ilaç veri tabanından seçilmektedir. 1 Ocak 2005
tarihinden itibaren Sağlık Bakanlığına bağlı kurum ve kuruluşlarda ATC-Barkod
sisteminin uygulanmasına geçileceği bildirilmiştir. Aynı şekilde Aile Hekimliği Bilgi
Sisteminde de ATC-Barkod sistemi kullanılacaktır. Yine İlaç Eczacılık Genel
Müdürlüğü’ne yapılan ruhsat başvurularında ilacın ATC kodunun bulunması
gerekmektedir.

Ülkemizde piyasadaki ilaçlara ATC kodu verme çalışmaları ilk kez GATA Eczacılık
Bilimleri Merkez Başkanlığı tarafından yürütülmüş ve bu çalışmalar sonucunda 5233
adet ilacın NATO stok numarası yanında yeni sisteme göre ATC kodlaması ve DDD
hesaplamaları yapılmıştır. Yapılan çalışma sonuçları hem Sağlık Bakanlığına hem de
Sosyal Sigortalar Kurumuna verilmiştir.

ATC/DDD metodolojisinin asıl ortaya çıkış nedeninin ilaç kullanım çalışmalarında bir
araç olduğundan yukarıda bahsedilmişti. Henüz ülkemizde sistemli bir ilaç kullanım
çalışması yapılmamıştır, bu konu sadece gözlem boyutunda kalmaktadır. Bunlar
hipertansiyon ve konjestif kalp yetmezliğinde, tek başına tiyazit grubu diüretiklerin az
kullanılması (indapamit dışında), derin ven trombozunda antikoagülanların yeterince
kullanılmaması, antimikrobiyallerin akılcı kullanılmaması şeklinde sıralanabilir. Akılcı
olmayan ilaç kullanımının sadece gözlemler ve çıkarımlarla değil de, günümüzün
bilimsel anlayışına uygun, kanıta dayalı bir şekilde ortaya konulabilmesi için ilaç
istatistikleri ve veri tabanlarının oluşturulması gerekmektedir. Ülkemizde ATC/DDD
metodolojisi kullanılarak ilaç tüketimine ait veri elde edilebilmek için ilaç tüketiminin
bilgisayarlı sistemle izlenmesi ve farmakoepidemiyoloji alanında yetişmiş uzman
kişilerin sayısının artması gerekmektedir.
KAYNAKLAR

1. Anatomical Therapeutic Chemical (ATC) index with Defined Daily Doses (DDDs).
WHO Collaborating Centre for Drug Statistics Methodology. Oslo, Norway,
www.whocc.no/atcddd/, (erişim tarihi: 10.06.2005)
2. Kayaalp, O., İlaç Kullanım Çalışmaları; Klinik Farmakolojinin Esasları ve Temel
Düzenlemeler, Hacettepe-Taş, 2. Baskı, Ankara, 2002.
3. Bozgeyik, K., İhalelerde Şeffaflık Dönemi, SB Diyalog T.C. Sağlık Bakanlığı AYLIK
Yayın Organı, 1, Kasım 2004
4. Ronning, M., Blix, H.S., Harbo, B.T., Strom, H., Different versions of the anatomical
therapeutic chemical classificiation system and the defined daily dose- are drug
utilisation data comparable? European Journal of Clinical Pharmacology, 56 (9-10):
723-7, 2000.
5. Coding and classification in drug statistics-From national to global application,
Norwegian Journal of Epidemiology,11(1), 37-40, 2001.
6. Gantner, F., Schweiger, C., Schanlander, M., Naming, classification, and trademark
selection: Implication for market success of pharmaceutical products, Drug Information
Journal, 36, 807-824, 2002.

También podría gustarte